26 Mart 2013 Salı

MADDELER DOĞADA KARIŞIK HALDE BULUNUR


MADDELER DOĞADA KARIŞIK HALDE BULUNUR

SAF MADDELER

Maddelerin katı, sıvı ve gazlar olarak gruplandırılabileceğini öğrendiniz. Maddeler bu şekilde fiziksel hallerine göre gruplandırılmış olur.
Maddeler başka özelliklerine göre de gruplandırılabilir. Maddeleri oluşturan madde sayısı da isimlendirilmelerinde kullanılabilir.
Tek çeşit maddeden oluşan maddelere saf madde adı verilir.
 
Bakır tel daha küçük parçalara ayrıldığında hep bakır özelliği gösterir.
Demir bir kütle ufalanıp demir tozu haline getirildiğinde yine demir özelliği gösterir. Bakır tel ve demir kütle tek bir maddeden oluşur. Bu sebeple bakır tel ve demir kütle için saf maddedir diyebiliriz.
 
 
KARIŞIMLAR

Birden çok saf maddenin karışmasıyla oluşmuş maddelere karışım adı verilir.
Maddeler bir araya gelerek çok sayıda karışım meydana getirebilirler. Katılar hem kendi aralarında hem de sıvı gazlarla karışım meydana getirebilir.
Tuz ve şeker karıştırıldığında karışım oluşur. Tuz ve su, şeker ve su karıştırıldığında da karışımlar oluşur.
Karışımı oluşturan maddeler özelliklerini kaybetmez. Karışımlar ayrıldığında yine başlangıçtaki saf maddeler elde edilir.
 
ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNME

Şekerli çay, tuzlu su ve şekerli su birer çözeltidir. Çözeltilerin çoğu sıvıdır. Ancak katı ve gaz çözeltiler de vardır.
Çözeltilerde katı maddeler, çok küçük parçalar halinde sıvı madde içerisinde dağılır. Katı madde sıvı içerisinde görünmez ancak varlığı hissedilebilir.
Tuzlu su çözeltisinde su çözücü, tuz ise çözünen olarak adlandırılır. Çünkü su tuzu çözer. Tuz ise suda çözünür.
Zeytinyağı ve su karıştırıldığında çözelti oluşmaz. Çünkü zeytinyağı suda çözünmez.   Bazı katı maddeler suda iyi çözünür. Bazıları ise az çözünür ya da hiç çözünmez.
Erime ve çözünme farkı olaylardır. Erime bir katının ısı alarak sıvı hale geçmesidir. Çözünme ise katının bir sıvı içerisinde küçük parçalara ayrılmasıdır. Mum ve dondurma ısındığında erir. Ancak şeker suyla karıştırıldığında erimez, çözünür.
 
KARIŞIMLAR AYRILABİLİR Mİ?

 

SÜZME VE YÜZDÜRME

Karışımları oluşturan maddeleri birbirinden ayırmak için çeşitli yöntemler kullanılabilir.
Karışımları ayırmak için kullanılacak yöntem belirlenirken karışımın cinsi ve onu oluşturan maddelerin özellikleri göz önünde bulundurulur.
Sıvıları içindeki çözünmemiş katılardan ayırmak için süzme yöntemi kullanılır. Süzme yönteminde katı maddeleri geçirmeyen, sıvıyı geçiren süzgeçler kullanılmalıdır.
Haşlanmış makarnayı suyundan ayırmak için, pirinci ya da mercimeği yıkadıktan sonra suyundan ayırmak için, kızarmış patatesi yağından ayırmak için süzme yöntemi kullanılır.
Bazı karışımlar yüzdürme yöntemi kullanılarak ayrılabilir. Bu yöntemin kullanılabilmesi için karışım oluşturan maddelerden birinin suda batan diğerinin suda yüzen maddeler olması gerekir.
Tahta ve metal parçalarından oluşan bir karışım suya bırakıldığında tahta parçaları suda yüzer. Metal parçaları ise suda batar. Tahta parçaları yüzeyden toplanarak karışım kolayca ayrılabilir.
 
MIKNATISLA AYIRMA
Mıknatıslar demir, nikel ve kobalt gibi maddelerden yapılmış cisimleri çeker.
Cam, porselen, naylon, tahta, toprak, kum, plastik, tuz, şeker, kükürt ve seramik gibi maddeler mıknatıs tarafından çekilmez.
Mıknatıs tarafından çekilen ve çekilmeyen maddelerin meydana getirdiği bir karışımı ayırmak için mıknatısla ayırma yöntemi kullanılabilir.
Demir tozu, toplu iğne ve çivi gibi maddelerin diğer maddelerle yaptığı karışımlar mıknatısla ayrılabilir.
 
ELEME
Bu yöntenmle farklı büyüklükteki iki katı maddeden oluşan karışımlar ayrıştırılabilir. çakıltaşı kum karışımı kum eleği ile elenerek kumun çakıltaşından ayrılması sağlanır. Ayrıca Annelerimiz evde un içine karışan katı maddeleri ayırmak için eleme işlemi yapar.
 
 
 
 
 
BUHARLAŞTIRMA
Buharlaştırma yönteminde, sıvının içinde çözünen katı maddeyi ayırmak için sıvı uzaklaştırılır.
Buharlaşma biz farkında olmadan da gerçekleşir. Mutfakta kuruyan çatal ve kaşıkların üzerinde bazen beyaz lekeler kalır. Bu lekeler suyun buharlaşmasından sonra arada kalan maddeler tarafından oluşturulur.
Bazı yiyeceklerin üretiminde buharlaştırılma yöntemi kullanılır. Pekmez, pestil ve salça yapılırken yiyeceğin içindeki fazla su buharlaştırma yöntemi ile uzaklaştırılır.

MADDENİN HALLERİ


MADDENİN HALLERİ
Maddeler katı sıvı ve gaz olmak üzere üç halde bulunur. Çevremizi incelediğimizde gördüğümüz maddelerin, bu üç halden birinde olduğunu fark ederiz.

Katılar
Katı maddelerin belirli bir şekli vardır.Dışarıdan bir etki olmadıkça katıların şekli değişmez.Katı maddelerin bu özelliği sayesinde sıra,masa,sehpa,sandalye ve çanta gibi eşyalar rahatça kullanılabilir.Bazı katıların şekli dışarıdan kuvvet uygulandığında da değişebilir.Cam bardak ve teneke kutuya çekiçle vurulduğunda bu cisimlerin şekli değişir.Katıların belirli bir hacmi vardır.
suyun buharlasmasSıvılar
Küçük taneli katılar içine kondukları kabın şeklini alır.Kum,şeker,un,tuz ve mercimek içine konulduğu kabın şeklini alan küçük taneli katılardandır.Sıvıların belirli bir şekli yoktur.Sıvılar içine konuldukları kabın,doldurdukları kısmının şeklini alırlar.Sıvılar akışkandırlar.Sıvıların belirli bir hacimleri vardır.
 

 
Gazlar
Hava, su buharı, LPG, doğal gaz ve hava gazı, gaz maddelere örnek olarak verilebilir. Gaz maddelerin belirli bir şekli yoktur. Gazların belirli bir hacimleri yoktur. Gazlar, sıkıştırılabilirler. Sıkıştıkları gazların hacimleri azalır. Gazlar, içine bulundukları kabı tamamen doldururlar. Otomobillerin lastiklerinde ve futbol toplarının içerisinde sıkıştırılmış hava vardır. Gazlar yayılma özelliği sayesinde bulunduğu ortamı tamamen doldurur. Mutfak tüplerinden sızan gaz ve kolonya odada yayılarak bütün odayı doldurur. Gazlar küçük gözeneklerden kaçabilir. Maddeler katı, sıvı ve gaz halde bulunmasıyla kendine özgü özellikler kazanır.
 Belirli ŞekilBelirli HacimAkışkan
KatıVardırvardırdeğildir
SıvıKabın şeklini alırvardırakışkandır
Gazyokturyokturakışkandır

MADDENİN ISI ETKİSİYLE DEĞİŞİMİ


MADDENİN ISI ETKİSİYLE DEĞİŞİMİ
Isınma ve Soğuma

termometreElimizle dokunarak cisimlerin sıcaklıkları hakkında bir şey söyleyebiliriz. Buz için soğuk, çaydanlıktan yeni dolduruluş çay için sıcaktır deriz.
Dokunma duyusu ile sıcaklık ölçmek yanıltıcı olabilir. Aynı zamanda kesin bir ifade kullanmayız

Sıcaklık, termometre denilen araçla ölçülür.
Termometre; hazne, cam boru ve bunun içinde bulunan sıvıdan oluşur. Termometrelerde genellikle cıva ya da renklendirilmiş alkol kullanılır. Termometrenin cam borusu derece adı verilen eşit aralıklara bölünmüştür.
Termometrenin bulunduğu ortamın sıcaklığı arttıkça haznede bulunan sıvı, cam boruda yükselir. Sıcaklık ne kadar çok artarsa sıvı seviyesi o kadar çok yükselir.
Cam boruda bulunan aralıklara bakılarak sıcaklık değeri söylenir. Ortam sıcaklığı azaldığında ise sıvı hazneye döner. Cam borudaki sıvı seviyesi düşer. Termometredeki hareketliliğe bakarak hava sıcaklığı okunabilir.

Termometrelerde ölçülen sıcaklık, "derece selsiyus" olarak ifade edilir. Derece selsiyus " C "" ile gösterilir.
Bir ortamın  sıcaklığı, sıcaklığın sayı değeri ve sıcaklık birimi ile ifade edilir. Örneğin " Bugün hava sıcaklılığı 24 derece olmuş "
Ortamın sıcaklığı erimekte olan buzdan daha düşük ise termometredeki sıcaklık " 0 ın altında " şeklinde okunur.
Termometre ile hava, su ve vücut gibi maddelerin sıcaklıkları ölçülür. Değişik çeşitlerde termometreler vardır.
Bazı durumda sıcaklık ölçülerinin çok hassas yapılması gerekir. Klinik termometrelerinin (hasta termometresi) kesin ve hassas ölçü yapması hasta sağlığı açısından çok önemlidir.
Sıcaklıkları farklı olan iki madde bir araya getirildiğinde, sıcaklığı yüksek olan maddeden sıcaklığı düşük olan maddeye doğru ısı akışı olur. Her iki maddenin sıcaklığı eşit olan kadar ısı alışverişi devam eder.
Bunun sonucunda sıcak madde soğur ve sıcaklığı azalır. Soğuk madde ısınır ve sıcaklığı artar.
suyun buharlasmasB. Hal Değişimi

Maddeler katı, sıvı ve gaz olmak üzere 3 halde bulunur. Çevremizdeki maddeleri gözlemlediğimizde bu 3 gruptan birine dâhil olduğunu fark ederiz. Örneğin, soluduğumuz hava mutfakta kullandığımız LPG, güzel koku yayması için kullandığımız deodorantlar gaz maddeleridir.
İçtiğimiz su, ayran, gazoz ve limonata sıvı maddeleridir.
Yemek yaptığımız pirinç, çaya kattığımız şeker, oturduğumu koltuk katı maddelerdir. Maddeler ısının etkisiyle bir halden başka bir hala geçerler.
Buzluktan çıkarılan buz, bir kap içerisinde ocağa konup ısıtılmaya başlandığında önce eriyerek suya dönüşür. Buzun suya dönüşmesi bir hal değişmesidir. Kapta oluşan su ısıtılmaya devam edildiğinde su buharlaşır ve kaptaki su biter. Suyun buhara dönüşmesi de bir hal değiştirmedir.
Odada bekletilen dondurmanın bekletilmesi ve elimize döktüğümüz kolonyanın buharlaşıp odada yayılması hal değişimine örnek olarak verilebilir.
Cam, mum, kurşun, gümüş ve altın gibi maddeler eritilip kalıba dökülerek soğutulduğunda içinde bulunduğu kabın şeklini alır. Maddeler, bu özellikleri kullanılarak yeniden şekillendirilebilir. Kuyumculuk ve heykeltıraşlık gibi mesleklerde malzemelere bu yöntemle şekil verilir.

C. Bozunma

Katı maddeler ısıtıldığında eriyerek sıvı hale geçer. Ancak şeker, un, ekmek ve kâğıt gibi bazı maddeler ısıtıldığında sıvı hale geçmez, bozunur.

MADDENİN DEĞİŞİMİ


İnsanlar işleyerek maddeyi değiştirirler. Evlerimizde ve işyerlerinde küllediğimiz eşyaların üretiminde yararlanılan malzemeler, eşyanın kullanım amacına uygun olarak seçilir.Elbiseler metalden ya da tahtadan üretilmez. Bu durumda eşyaların hem kullanımı zor olur hem de insanlara zarar verebilir. Pencereler topraktan üretilseydi evlere güneş ışığı giremezdi.
   Nesnelerin üretiminde amaca uygun maddeler kullanılır. Cisim ve eşyalar doğru maddelerin işlenmesiyle elde edilir.
  
Doğada bulunan çeşitli ürünlerin üretilmesinde kullanılan malzemelere ham madde adı verilir. Taş, toprak, ağaç, kum, petrol ve maden ham madde örnekleridir.
   İnsanlar çeşitli yöntemler kullanarak ham maddeleri işlenmiş maddelere dönüştürür.Buğday, süt ve şeker kullanılarak üretilen bisküvi, işlenmiş bir maddedir. Tuğla, çömlek ve testiler toprağın işlenmesiyle, cam ise kumun işlenmesiyle üretilir. Bir ürünün üretilmesinde bazen birden fazla madde kullanılabilir. İplik koyunların yününden, ipek, keten ve pamuktan üretilebilir. İplik eskiden basit araçlarla evlerde ya da küçük atölyelerde üretilirdi. Günümüzde iplik üretimi büyük fabrikalarda yapılmaktadır.
   İşlenmiş maddeler direkt olarak kullanılabileceği gibi başka bir başka ürünün üretilmesinde malzeme olarak kullanılabilir. Örneğin ipekten üretilmiş iplik; gömlek, eşarp ve kravat üretiminde malzeme olarak kullanılabilir. Yün iplik; kazağın, çorabın ve atkının malzemesi olabilir.
   Zeytin, işlenebilen bir maddedir. Zeytin, işlenerek kahvaltılık zeytin, zeytinyağı ve zeytin ezmesi gibi ürünlere dönüştürülür. Bu sebeple zeytin bir ham madde diyebiliriz.
   Zeytinyağı; salata ve yemek yapımında malzeme olarak kullanılır.
   Petrol, yeraltından çıkarılan bir ham maddedir. Yeraltından çıkarılan petrol rafinerilerde işlenerek çeşitli ürünler elde edilir.
   Petrolün içindeki malzemeler ısının etkisiyle birbirinde ayrılır.

 
Maddenin Değişimi 
Petrolün işlenmesiyle; LPG, benzin gaz yağı, motorin ve fuel oil gibi ürünler elde edilir. Petrolden elde edilen bu yakıtlar araçlarda, ısınmada ve aydınlanmada kullanılır.
Çanta, ayakkabı ve bavul gibi eşyaların yapımında bazı hayvanların derileri kullanılır. İnsanların artan ihtiyaçları sebebiyle doğal deri yetersiz kalmaktadır. Bu sebeple derinin yerini tutan vinileks adı verilen yapay deri üretilmiştir.
 
Naylon, plastik, teflon ve yapay kauçuk; petrolden üretilen yapay maddelerdir. Plastiğe sağlam ve kolay işlenebilen bir maddedir. Bu sebeple bardaktan  otomotiv sanayine kadar çok geniş bir alanda kullanılmaktadır. 
Yapay kauçuk; otomobil lastiği, hortum, bulaşık eldiveni ve paket lastiği gibi ürünlerde kullanılır. Teflon; tencere ve tavaların iç yüzeylerine kaplanır.
 
  Petrol,  madenler, su ve ağaç günlük hayatta en fazla kullandığımız doğal kaynaklardır. Bu kaynaklar sınırsız değildir. Bu sebeple doğal kaynaklar kullanılırken israf edilmemelidir.
  Kâğıt, cam, metal, eşya ve plastik gibi bazı maddelerin geri dönüşümü mümkündür. Bu maddelerin geri dönüşüme kazandırılmasıyla hem doğal kaynaklar korunabilir hem de ülke ekonomisine katkı sağlanabilir.
   

  B. Doğa Olayları Maddeyi Değiştirir

   Doğa olaylarının maddeler üzerinde bazı etkileri vardır.
   Yağmurun aşırı yağması sonucunda sel oluşur. Sel taş, toprak ve çakılları sürükler. Sel suları içindeki çakıllarla birlikte geçtikleri yerlerdeki kayaçlara çarparak onları aşındırır. Yumuşak kayaçlar daha kolay aşınır.
   Rüzgârda yağmur gibi doğada aşınmaya sebep olur. Özellikle bitki örtüsü olmayan alanlarda rüzgâr daha etkilidir.
  Sıcaklık farklılıkları, maddeleri etkileyen etkenlerden biridir. Gece ve gündüz arasındaki sıcaklık farklılıkları kayaçların ısınıp soğuyarak aşınmasına sebep olur. Kayaların içine sızan sular soğuk havalarda donarak kayaları çatlatır.
  Peri bacaları; rüzgâr, su ve sıcaklık farkının oluşturduğu aşınmaya iyi bir örnektir.
  Doğa olaylarının maddeleri sıcaklık farklı etkisiyle değiştirmesi uzun zaman alır.

MADDENİN ÖLÇÜLEBİLİR ÖZELLİKLERİ


MADDENİN ÖLÇÜLEBİLİR ÖZELLİKLERİ
 
Maddelerin renk, koku, saydamlık, sertlik ve esneklik gibi özelliklerini duyu organlarımızla fark edebiliriz. Maddeleri nitelenen özelliklerin yanı sıra kütle ve hacim gibi ölçülebilen özellikler de vardır. Kütle ve hacme sahip olma bütün maddelerde ortak olan özelliklerdir.
 
A.Kütle

Varlıkları meydana getiren madde miktarına kütle denir.
 
Kütle, eşit kollu terazi veya elektronik terazi ile ölçülür. Eşit kollu terazilerin sağ ve sol olmak üzere 2 tane kefesi vardır. Bu kefelerden birine kütlesi ölçülecek madde diğer kefesine gramlar konulur. terazilerin kolları eşitlendiğinde kütlelerbirbirine eşit olur. Eşit kollu teraziler günümüzde daha çok pazarcılar tarafından kullanılmaktadır. Market veya bakkal gibi işyerlerinde artık elektronik terziler kullanılmaktadır. Teraziler kullanıldığı yere göre farklı büyüklükleri ölçecek şekilde ayarlanmışlardır. öğreğin kuyumcuların kullandığı teraziler çok hassastır ve çok küçük maddeleri ölçebilirler. İlaç üretilen yerlerdede bu hassas teraziler kullanılır.
 
elektronik-teraziKütle birimi olarak gram(g) ya da kilogram(kg) kullanılır.
1kg=1000g eşitliği kullanılarak gram ve kilogram birimleri birbirine çevrilebilir. Sıvıların kütlesi içinde bulundukları kapla birlikte ölçülür. Kap ve sıvının toplam kütlesine brüt kütle denir. Aynı kabın boş kütlesine dara adı verilir. Sıvının kütlesi içinde bulundukları kapla birlikte ölçülebilir. Gazların kütleleri çok küçük olduğu için ancak hassas terazilerle ölçülebilir.
 
 
 
B.Hacim

Maddelerin ortak özelliklerinden biri de hacme sahip olmalarıdır.
Maddelerin uzayda kapladıkları yere hacim adı verilir.
 
Sıvılar, genellikler günlük hayatta kullanılırken, alınıp satılırken ya da miktarı ifade edilirken hacim ölçüsünden yararlanır. Marketten sütü, suyu, meyve suyunu ve gazozu hacim ölçülerine göre alırız.
Hacim birimi olarak mililitre(mL) ya da litre(l) kullanılır.
1litre(l)=1000mililitre(mL)  eşitliği kullanılarak litre ve mililitre birimleri birbirine çevrilebilir.
hacim-olcmeSıvıların hacimleri dereceli silindir,beher ya da dereceli kaplarla ölçülür. Şekli belirsiz olan katı maddelerin hacmi sıvıların yer değiştirme özelliği kullanılarak ölçülür.İçinde bir miktar su olan dereceli kaba madde atıldıktan sonra kaptaki sıvının seviyesindeki değişme hesaplanır. Değişen sıvı seviyesi maddelerin hacmine eşittir.
 
 
 
hacim-olcme-2Ayrıca taşma seviyesine kadar sıvı dolu olan bir kap içerisine hacmi ölçülecek cisim atıldığında kaptan sıvı dışarı taşar. Taşan sıvının sıvının hacmi bir dereceli silindir ile ölçülürse bu değer cismin hacmine eşit olacaktır.
 
 
 
 

MADDENİN NİTELİKLERİ VE KULLANIM ALANLARI


MADDENİN NİTELİKLERİ VE KULLANIM ALANLARI


yağmurlukEvlerde, işyerlerinde ve günlük hayatta kullandığımız eşyalar üretilirken, kullanılan maddelerin niteleme özellikleri göz önünde bulundurulur.
Su geçiren maddeden üretilen yağmurluk kullanışlı olmaz. Yağmurluk şemsiye gibi eşyaların su geçirmeyen maddelerden üretilmesi gerekir.
Tencere, çaydanlık ve fırın tepsisi gibi eşyaların ısıya dayanıklı maddelerden üretilmesi gerekir.
Can simitleri suda batmayan maddelerden, matkap uçları sert maddelerden, pencere camları saydam maddelerden üretilmelidir.
Gemi çapaları suda batmayan maddelerden, havlular su çekmeyen maddelerden üretilemez.

NESNELERİ SINIFLANDIRMAK KOLAY MIDIR?

Nesneler kullanım alanlarına göre sınıflandırılır. Nesneler cisim, eşya, malzeme ve alet gibi isimler alabilir.
Nesneler sınıflandırılırken kesin sınırlar çizilemez. Bazı maddeler birden fazla gruba ait özellikleri taşıyabilir.
Bir nesne hem eşya hem de alet olarak isimlendirilebilir.

 
MADDE, CİSİM, MALZEME, ALET, EŞYA

Çevremizde bulunan hava, su, toprak ve taş gibi maddelerin ortak özelliği hepsinin madde olmasıdır.
 
 
 
Katı maddelere şekil verilmesiyle oluşmuş nesnelere cisim adı verilir.
Bardak, şişe ve sürahi cama şekil verilmesiyle oluşmuş cisimlerdir. Merdane, sıra ve kurşun kalem ise ağaçtan yapılmış cisimlerdir.
Sıvılar ve gazlar, belirli bir şekilleri olmadığı için cisim olarak isimlendirilemez.
 
 
 
 Birçoğunun bir araya gelmesiyle bir tüketim ürününe dönüştürülen maddelere malzeme adı verilir.
Malzemeler kullanılır ve tüketilir. Ekmek yapımında un, su, tuz ve maya malzemeleri kullanılır. Üretilen ekmek tüketilir.
 
 
 
 
Bazı meslek sahiplerinin çalışırken kullandığı araçlar, alet olarak adlandırılır. Aletler en çok marangozluk, ayakkabıcılık ve tamircilik gibi işlerde çalışanlar tarafından kullanılır.
Tornavida, çekiç, anahtar, pense, keser, kürek ve testere gibi nesneler aletlere örnek olarak verilebilir.
 
 
 
 
 
Elbise, mutfak kapıları, dolap, koltuk, televizyon ve çamaşır makinesi gibi nesneler eşya olarak gruplandırılır. Eşyalar genellikle uzun süre kullanılır.
Eşyalar eskir ama tükenmez.

MADDEYİ NİTELEYEN ÖZELLİKLER


MADDEYİ NİTELEYEN ÖZELLİKLER
Canlı ve cansız bütün nesneler maddedir. Çevremizde gördüğümüz toprak, su, hava, bitkiler, hayvanlar ve insanlar maddeye verilebilecek örneklerden bazılarıdır.
İnsanlar maddelerin varlığını duyu organlarıyla algılar. Maddelerin varlığını görerek, tadarak, koklayarak, dokunarak ve seslerini duyarak algılarız.
NİTELEMEK NE DEMEK?
Çevremizde maddeleri duyu organlarımızla tanırız. Duyu organlarıyla yapılan incelemeler sonucunda maddeler nitelenebilir.

Maddeyi nitelerken zıt anlamlı özellikler kullanılır. Saydam ya da opak olma, sert ya da yumuşak olma, esnek ya da berk olma maddeleri nitelemek için kullanılan zıt özelliklerden bazılarıdır.
 

Cam saydam bir maddedir
SAYDAMLIK-OPAKLIK
Pencereden baktığımızda dışarıyı görebilir, duvardan baktığımızda göremeyiz. Bunun sebebi pencere camının saydam, duvarın ise opak olmasıdır.
 
Işığı geçiren maddeler saydam, ışığı geçirmeyen maddeler ise opak(saydam olmayan)tır. Işığı kısmen geçiren maddelere yarı saydam madde denir.
Cam bardak, otomobil camı ve pencere camı saydam maddelerdir.
Duvar, tahta kapı ve metal tencere opak maddelerdir.
Bulut, buzlu cam ve yağlı kâğıt yarı saydam maddelerdir.
PARLAKLIK-MATLIK
Işığı yansıtan maddeler parlak, yansıtmayan maddeler ise mat görünür.
Altın, gümüş, elmas, ayna ve çelik parlak maddelerdir.
Toprak, kömür, kum ve odun mat maddelerdir.
Dünyanın bilinen en sert maddesi elmastırSERTLİK-YUMUŞAKLIK
Maddeler farklı sertliğe sahiptir. Bazı maddeler kolayca çizilebilir ve şekil verilebilir. Çeşitli nesneler kullanılarak şekil verilebilen maddeler yumuşaktır. Kolayca şekil verilemeyen maddeler ise serttir.
Pamuk, oyun hamuru, sünger ve silgi yumuşak maddelerdir.
Demir, çelik, altın, elmas ve taş gibi maddeler serttir.
ESNEKLİK-BERKLİK
Bazı maddelere uygulanan kuvvet ortadan kalkınca, madde eski şekline döner. Bu tür maddelere esnek madde adı verilir.
Kuvvetten dolayı şeklinde değişiklik olmayan ya da şekil değişikliği kalıcı olan maddelere ise berk madde adı verilir.
Sünger, paket lastik ve tükenmez kalem yayı esnek maddedir.
Demir çivi, kalem ve teneke kutu ise berk maddelerdir.
SUYU ÇEKENLER VE ÇEKMEYENLER
Toprak, sünger, kumaş, pamuk ve kâğıt gibi maddeler suyu çeker.
Plastik, naylon ve metal maddeler suyu çekmez.
 
SUDA BATMA VE YÜZME
Maddeler cinslerine göre suda batar ya da yüzer. Maddenin suda batması ve yüzmesi maddenin kütlesine bağlı değildir.
Metaller, küçük taşlar ve kum suda batar. Ancak büyük kütleli ağaçlar suda yüzer. Suda batma ve yüzme maddenin cinsine bağlıdır.
 
SAYDAMLIK-KIRILGANLIK
Dış etkilere karşı dayanıklı maddeler sağlam, dayanıklı olmayan maddeler ise kırılgandır.
Sertlik yönüyle demir çivi ve porselen birbirine benzer ancak çekiçle vurulduğunda porselen kırılır, çivi ise kırılmaz.
Metalden yapılmış cisimler sağlamdır. Cam, porselen, çömlek ve plastik gibi maddeler kırılgandır.

 
miknatisla ayirmaMIKNATISLA ÇEKİLME ÖZELLİĞİ

Demir, çelik, nikel ve kobalt gibi maddelerden yapılmış cisimler mıknatıs tarafından çekilir. Diğer maddeleri mıknatıs çekmez.
Çelik toplu iğne ve demir çiviyi mıknatıs çeker.
Plastik tarak, kürdan, cam bardak ve taş mıknatıs tarafından çekilmez.

 
RENK VE KOKU
Birçok maddenin kendine özgü rengi ve kokusu vardır.
Tuz, altın, kömür ve sütün ne renk olduğunu söyleyebiliriz.
Kolonya, parfüm, çilek, domates ve muzun kokusu vardır. Bazı maddeleri kokusundan tanıyabiliriz. Tuz, su ve şeker gibi bazı maddelerin ise kokusu yoktur.

 
PÜRÜZLÜ VE PÜRÜZSÜZ

Cisimlerin yüzeyine parmağımızın ucuyla dokunduğumuzda pürüzlü ya da pürüzsüz olduğunu anlarız.
Ağaç kabuğu, halı ve duvar pürüzlüdür.
Çelik tencere, pencere camı ve bilgisayar ekranı pürüzsüzdür.